Banu
CONKER, Hayata Dair 19 Şubat 2015
Banu
Conker tüm Hayata Dair yazıları,
|
|
|
|
|
Banu Conker |
|
Hep böyle oluyor. Biri ölüyor,
canlar yanıyor, anne babalar kahroluyor. Bana kal geliyor. Hiçbir şey
hissetmiyorum. Lanetleri okuyorum, üzüntüleri okuyorum, tüm
yazılanları okumaya ve anlamaya çalışıyorum, ama hiçbir şey hissetmiyorum. Ne
zaman ki, insanlar susuyor, benim içimin acısı ortaya çıkıyor. Neden böyle
bilmiyorum ama böyle…
Özgecan’ı önce duymadım, ama sonra o kadar büyük yankı yaptı ki, o yankı bana da
çarptı. Ben bir anneyim dedim, benim de bir kızım var dedim, ama Özgecan’ın
annesinin hissedebileceklerini hissedemedim, çünkü bu çok ağır bir şey. Kafanla,
zihninle, beyninle ne kadar düşünürsen düşün, tüm yaşanılanları en ince
ayrıntısına kadar okusan da, duysan da bir annenin böyle bir ölüm karşısında
hissedebileceklerini ne kadar anne de olsan hissedemezsin, çünkü sözcüklerin
kifayetsiz kaldığı, bittiği yer burası, sadece hissedilen yer burası.
Ben astroloji kursuna giderken öğrenmiştim, aslında hepimiz buraya bir yaşam
planı ile geliyoruz ve gelmeden kontratlarımızı yapıyoruz. Kim bizim çocuğumuz
olacak, kim anne babamız olacak, kimlerden en büyük acıları yaşayacağız, kiminle
evleneceğiz, hepsi belli, sadece doğduktan sonra unutuyoruz. Hani derler ya,
bebekler altı aya kadar melekleri görürlermiş diye, gülümseyen bir bebek
olduğunda ‘melekler güldürüyor’ denir ya, işte o bebeğin ruhsal âlemle henüz
bağını kesmemiş olmasından kaynaklanır. Yaklaşık altı ay sonra bıngıldak
kapandığında bebek tümüyle her şeyi unutmuş ve bu dünyaya bağlanmış olur.
Özgecan o
kadar ağır misyon seçmiş ki kendine, şimdi milyonları ayağa kaldırdı. 2014 yılı
içinde 200’den fazla kadın cinayetlere kurban gitti, ama hiçbirinde böyle ayağa
kalkmadık, hatta bazıları çekilen kamera görüntüleri sayesinde haberlere konu
bile oldu. Şimdi ise
Berkin Elvan,
Ali İsmail
Korkmaz ve diğer tüm
Gezi için
ölenlerin ardından birlik olunduğu gibi bir olma zamanı. Artık kadın erkek
değil, insan olmanın zamanı.
Dedim ya, hiçbir şey hissetmiyorum diye, aslında içimde öyle bir isyan doğuyor
ki, acısını nereden çıkartacağımı bilemiyorum. Eğitim şart diyoruz ya şakacıktan
sürekli Cem Yılmaz’ı taklit ederek, evet eğitim şart.
Özgecan Aslan cinayeti kısa
kısa...
Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan
Mersin'de eve gitmek için bindiği minibüsten diğer
yolcular indikten sonra kendisine tecavüz etmeye kalkan
şoföre direndi ve şoför Suphi A. tarafından bıçaklayarak
öldürüldü.
Özgecan Aslan cinayetinin zanlılarının ifadelerine göre
minibüs şoförü Suphi A., Özgecan'a tecavüz etmeye
kalkınca genç kız direndi. Suphi A. genç kızı önce
bıçakladı sonra da başına demir çubukla vurdu. Kati
zanlısı Şuphi A. Babası ve arkadaşından yardım istedi.
Zanlılarının ifadelerine göre sanıklar Özgecan Aslan’ın
cansız bedenini ormanlık bir alanda yaktılar.
Katil zanlısı Şuphi A. ifadesinde, genç kızın
tırnaklarının arasında kendisine ait deri parçaları
kaldığını ve DNA testinde yakalanmamak için kızın
ellerini bileklerinden keserek yaktıklarını, sonra da
cesedi yok ettiklerini söyledi. |
|
Millî Eğitim Bakanı
Nabi Avcı'nın cinsiyet eşitsizliği ve Özgecan Aslan
olayı hakkındaki açıklaması
Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Mersin Tarsus'ta
öldürülen Özgecan Aslan olayı hakkında şunları söyledi:
“Kadınlarımıza, gençlerimize, çocuklarımıza yönelik
şiddetin kaynağında eğitimsizliğinde yattığı
söylenebilir, doğdur. Ama biz zaten eğitim müfredatında
yaptığımız düzenlemelerle özellikle şiddet konusunda,
cinsiyet eşitsizliği konusunda, demokratik eğitim
konusunda, farklı görüşlere, tutumlara hoş görüyle
yaklaşma konusunda gerekli düzenlemeleri yapıyoruz. Daha
da yapmamız gereken şeyler var. Ama ne kadar tedbir
alırsanız alın zaman zaman bu tür müessif olaylarla da
karşılaşılabiliyor" dedi |
Önce
aile içinde
eğitim
şart. Eğitim sadece anlatarak, söyleyerek olmuyor, aynı zamanda uygulayarak,
içselleştirerek yapılması gerekiyor, yani anne babanın çocuğunu eğitirken
dediklerinden farklı bir şey yapmaması gerekiyor. Aslında sadece bir baba eşini
sevse bile yeter, eşine biraz
yardım etse bile yeter. Yeter ki çocuklar böyle sevgi dolu bir ortamda
büyüsünler, başka neye gerek var?
Çevremde sürekli öfke dolu, idamdan söz eden insanlar var. Bu çözüm mü sizce?
İdamın getirilmesi demek, aslında sadece düşünebildiği için birçok insanın da
idam edilebileceği anlamına geliyor. Bir kişinin idamı için bunları yaşamaya ne
gerek var? Atalarımız öfkeyle kalkan zararla oturur demiyor mu? Neden inatla bu
kadar öfke ile yaşamaya çalışıyoruz?
Sevginin olmadığı yerde öfke gösteriyor kendini. Her şey bir zıttıyla var
olabiliyor, zıttı olmadığı zaman ortaya çıkan şeyin geçerli olduğunu
düşünüyoruz, ama seçim her zaman bize ait. Sevgiyi de seçebiliriz, öfkeyi de.
Bir an önce bizim dönüşmeye başlamamız gerekli. Eğer bu tecavüzlerin devam
etmesini istemiyorsak sevginin eli olmalıyız, sevginin nefesi olmalıyız, başka
çaremiz yok. Bunlar benim nefesten sonra hayatıma içselleştirerek geçirdiğim
bilgiler, ama zihinlerimizi temizlemediğimiz sürece devam eden zincire katkıda
bulunacağız, o zincirin kırılması için kendimizi kırmamız gerekiyor önce.
Çocuklarımıza ağzımıza pelesenk olmuş, kadını küçümseyen, aşağılayan deyimleri,
sözleri söylemeden, öğretmeden büyütebiliriz örneğin. Erkek yaparsa elinin kiri,
kadın yaparsa yüzünün kiri, erkek elini yıkar, çıkar, kadının yüzünde lekesi
kalır demeden yaşamayı öğrenmeliyiz hep birlikte. Yoksa başka
Özgecan’lar da
ölecek ve hepsinin katilinin bir parmağı da biz olacağız.
Siz erkek anneleri çocuğunuza neler öğretiyorsunuz? Siz erkek babaları kızınız
varsa hangisiyle daha çok ilgileniyorsunuz? Hala aman ben yapsam, uygulasam ne
olacak, tek bir kişiyle olmaz diyorsanız bu toplumu oluşturanlardan biri
olduğunuzu unutmayın lütfen. Siz kız çocuk anne babaları kızınıza ne kadar
özgürlük veriyorsunuz? Bir kişi değişir, dünya değişir diye boşuna demiyorlar.
Hazır mısınız elinizi taşın altına koymaya? Hazır mısınız işe kendinizden
başlamaya? Hazır mısınız sorumluluk almaya? Hazır mısınız öfke yerine sevgiyi
seçmeye? Hazır mısınız düşünmeye, düşündürmeye?
Yazan: Banu Conker
- Hayata Dair Diğer makale ve yazılardan,
Görsel: Filli
boya tarafından Özgecan Aslan'ın anısına hazırlanan #Özgecanİçin simsiyah
spotundan bir kare
Banu Conker
yazıları
Banu Conker'in kişisel gelişim yazıları
Banu Conker annelik yazıları
İlginizi çekebilir
Özgecan Aslan olayı ve toplumsal
cinsiyet eşitliği - Yazan: Zeynep Sertkaya
Özgecanlara - Yazan: Banu
Conker
Yorum Ekle - Yorum
oku
|
|
Yorumunuz 48
saat içinde yorum yaptığınız sayfada
yayına verilecektir. Yorumunuz yayınlandığında bunu size mail ile
bildireceğiz. Adınızı ve yorumunuzu yazarken
Türkçe karakter kullanmamanızı rica ederiz. Yorum
yazdığınız için teşekkür ederiz GrafikSaati |
|
Yorumlarınız -
Yorum ekle
Bu yazıya henüz yorum
yapılmadı. İlk yorumu siz ekleyin
Diğer makale,
araştırma ve yazılardan
|